Tacettin DURMUŞ
Ömrünü öğrencilerinin eğitimine adayan Kars Atatürk İlkokulu Emekli Öğretmeni Mehmet Gökçe, ’24 Kasım Öğretmenler Günü’ kutlama programında mesleğine olan aşkını anlattı.
Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Öğretmenler Günü kutlama programında Kars Valisi Türker Öksüz’den Hizmet Şeref Belgesi alan Mehmet Gökçe, konuşmasının ardından okuduğu şiir ile salonu dolduran protokol mensupları ve meslektaşlarını duygulandırdı.
Gökçe konuşmasında; 24 Kasım’ın toplumun geleceğinin harcını yoğuran, gençlere şekil veren, her çeşit meslek erbabının yetişmesine öncülük eden fedakar öğretmenleri hatırlama ve kıymetlerini yad etme günü olduğunu söyledi.
Öğretmenliği bahar güneşinde benzeten Kars Atatürk İlkokulu Emekli Öğretmeni Mehmet Gökçe, “Öğretmenlik kutsal bir meslektir. Sevgi dağıtıp içimizi aydınlatan öğretmenler bizi doğruya yöneltir, bilgili kişiler olmamız için çaba gösterirler. Dünya'yı tanıtırlar bize gerçeği daima gerçeği, yeniliği, gelişmeyi anlatırlar. Yeteneklerimizin ve bilimi yardımcı olurlar. Doğruluk, dürüstlük ve yardımseverlik gibi evrensel değerlere ulaşmamızı sağlarlar. Bize anne olurlar, baba, kardeş ve arkadaş olurlar.
Öğretmenlik, bir bahar güneşi gibidir. Nasıl can verirse güneş havaya, suya, toprağa, nasıl fer verirse bahar için kışın ayazında donmuş doğaya! Öğretmen de öyle can verir topluma.
Öğretmen ölümsüzdür. Yurdun çeşitli yerlerinde kar, kış, yağmur, soğuk demeden okuluna giden İstiklal Marşımızı yavrularına ezberleten ve çocuklarını hayata ve geleceğe hazırlayan kişidir.
Öğretmen yaşamını öğrencilerine adayan, onların sorunlarını ortadan kaldırmak için elinden gelen her şeyi yapan, her zaman iyinin ve güzelin peşinden koşan örnek bir şahsiyettir. Bunun içindir ki; her öğrenci bizim için bir öğretmendir. Onlardan öğreneceğimiz çok şey vardır.
Öğretmen öğretirken öğrenen insandır nimettir ve öğretmen için bu bir nimettir. Bu sebeple öğretmen olmak bir sevdadır. Öğretmen olmak Mustafa Kemal'in Kocatepe'de bakışıdır. Öğretmen olmak Samsun'da karanlığın üstüne doğmaktır. Öğretmen olmak Berrak bir Türkçe'dir. Öğretmen olmak, diline, kültürüne sahip çıkmaktır. Kısacası bir sevdadır öğretmenlik. Eğitim bir milletin en mühim meselesidir. Eğitime önem vermeyen milletler yok olmaya mahkumdur.
ÖĞRETMENİN EN BÜYÜK TUTKUSU ÇOCUK SEVGİSİDİR
Mustafa Kemal Atatürk öğretmenlere hitaben yaptığı bir konuşmada toplumu şekillendirme adına öğretmenlere nasıl önemli bir görev düştüğünü şu sözlerle dile getirmiştir; Yeni kuşak en büyük Cumhuriyetcilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştireceği öğretmenlerden alacaktır. Hiçbir zaman unutmayalım ki Cumhuriyet sizden; "Fikri hür, Vicdanı hür, İrfanı hür nesiller ister.’
Öğretmenin en büyük tutkusu çocuk sevgisidir. Ne mutlu bana ki böyle bir mesleğe yıllarımı verdim. Öğrencilerimin umutları, umudum. Sevinçleri sevincim oldu. Değerleri büyüklerim, Sevgili Meslektaşlarım; Yollarımız hiçbir zaman ayrılmayacak, yüreğimde hep öğrencilerim, okulum siz değerli meslektaşlarım ve olacaksınız.” Dedi.
Gökçe konuşmasının ardında şu şiir okudu:
Bütün çiçeklerini getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer Bütün köy çocuklarını getirin buraya, Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim
Getirin, getirin ve sonra öleceğim
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen, Yalnızlıkta açarlar,
Kimse bilmez onları Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni, Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Ömrünü öğrencilerinin eğitimine adayan Kars Atatürk İlkokulu Emekli Öğretmeni Mehmet Gökçe, ’24 Kasım Öğretmenler Günü’ kutlama programında mesleğine olan aşkını anlattı.
Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Öğretmenler Günü kutlama programında Kars Valisi Türker Öksüz’den Hizmet Şeref Belgesi alan Mehmet Gökçe, konuşmasının ardından okuduğu şiir ile salonu dolduran protokol mensupları ve meslektaşlarını duygulandırdı.
Gökçe konuşmasında; 24 Kasım’ın toplumun geleceğinin harcını yoğuran, gençlere şekil veren, her çeşit meslek erbabının yetişmesine öncülük eden fedakar öğretmenleri hatırlama ve kıymetlerini yad etme günü olduğunu söyledi.
Öğretmenliği bahar güneşinde benzeten Kars Atatürk İlkokulu Emekli Öğretmeni Mehmet Gökçe, “Öğretmenlik kutsal bir meslektir. Sevgi dağıtıp içimizi aydınlatan öğretmenler bizi doğruya yöneltir, bilgili kişiler olmamız için çaba gösterirler. Dünya'yı tanıtırlar bize gerçeği daima gerçeği, yeniliği, gelişmeyi anlatırlar. Yeteneklerimizin ve bilimi yardımcı olurlar. Doğruluk, dürüstlük ve yardımseverlik gibi evrensel değerlere ulaşmamızı sağlarlar. Bize anne olurlar, baba, kardeş ve arkadaş olurlar.
Öğretmenlik, bir bahar güneşi gibidir. Nasıl can verirse güneş havaya, suya, toprağa, nasıl fer verirse bahar için kışın ayazında donmuş doğaya! Öğretmen de öyle can verir topluma.
Öğretmen ölümsüzdür. Yurdun çeşitli yerlerinde kar, kış, yağmur, soğuk demeden okuluna giden İstiklal Marşımızı yavrularına ezberleten ve çocuklarını hayata ve geleceğe hazırlayan kişidir.
Öğretmen yaşamını öğrencilerine adayan, onların sorunlarını ortadan kaldırmak için elinden gelen her şeyi yapan, her zaman iyinin ve güzelin peşinden koşan örnek bir şahsiyettir. Bunun içindir ki; her öğrenci bizim için bir öğretmendir. Onlardan öğreneceğimiz çok şey vardır.
Öğretmen öğretirken öğrenen insandır nimettir ve öğretmen için bu bir nimettir. Bu sebeple öğretmen olmak bir sevdadır. Öğretmen olmak Mustafa Kemal'in Kocatepe'de bakışıdır. Öğretmen olmak Samsun'da karanlığın üstüne doğmaktır. Öğretmen olmak Berrak bir Türkçe'dir. Öğretmen olmak, diline, kültürüne sahip çıkmaktır. Kısacası bir sevdadır öğretmenlik. Eğitim bir milletin en mühim meselesidir. Eğitime önem vermeyen milletler yok olmaya mahkumdur.
ÖĞRETMENİN EN BÜYÜK TUTKUSU ÇOCUK SEVGİSİDİR
Mustafa Kemal Atatürk öğretmenlere hitaben yaptığı bir konuşmada toplumu şekillendirme adına öğretmenlere nasıl önemli bir görev düştüğünü şu sözlerle dile getirmiştir; Yeni kuşak en büyük Cumhuriyetcilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştireceği öğretmenlerden alacaktır. Hiçbir zaman unutmayalım ki Cumhuriyet sizden; "Fikri hür, Vicdanı hür, İrfanı hür nesiller ister.’
Öğretmenin en büyük tutkusu çocuk sevgisidir. Ne mutlu bana ki böyle bir mesleğe yıllarımı verdim. Öğrencilerimin umutları, umudum. Sevinçleri sevincim oldu. Değerleri büyüklerim, Sevgili Meslektaşlarım; Yollarımız hiçbir zaman ayrılmayacak, yüreğimde hep öğrencilerim, okulum siz değerli meslektaşlarım ve olacaksınız.” Dedi.
Gökçe konuşmasının ardında şu şiir okudu:
Bütün çiçeklerini getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer Bütün köy çocuklarını getirin buraya, Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim
Getirin, getirin ve sonra öleceğim
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen, Yalnızlıkta açarlar,
Kimse bilmez onları Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni, Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.