Tacettin DURMUŞ
Vergül açıklamasında, her 2 Nisan’da dünya genelinde olduğu gibi Kars’ta da, Otizm konusunda farkındalık yaratmak ve otizmle ilgili çözüm bulmak amacıyla araştırmaların teşvik edilmesi, bu konudaki farkındalığın artırılması, erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini söyledi.
Spektrum Bozukluğunun belirtilerinin yaşamın ilk üç yılı içinde ortaya çıkan norogelişimsel bir bozukluk olduğunu da hatırlatan Sevgil, “Her coğrafyada ve her sosyoekonomik düzeyde görülebilmektedir. Erkeklerde kızlardan 3- 4 kat daha fazla görüldüğü bilinmektedir. Otizmin sebebi halen bilinmemekle birlikte araştırmalar genetik faktörler ile birlikte çevresel faktörlerin rolü olabileceğini göstermektedir. Bir çocuğunda otizm olan ailenin diğer çocuğunda görülme oranı yüzde 4 ile 10 arasındadır. Otizm ilgili yapılan pek çok araştırmada, değişkenlik göstermekle birlikte görülme sıklığının yüzde 1 civarında olduğu belirtilmektedir. Önümüzdeki dönemde ülkemizde de Otizmin sıklığını ölçmeye yönelik epidemiyolojik çalışmaların yapılması planlanmaktadır
Sessiz, içine kapanık, nasılsa konuşur gibi bazı yanlış inanışlar yada toplum tarafından damgalanma kaygıları otizmli çocukların tanı ve tedavisinde gecikmelere açabilmektedir. Unutulmamalıdır ki Otizm her ne kadar eken yaşta tanınır ve uygun şekilde yönlendirilirse, tedavisinde o kadar olumlu sonuçlar bir bozukluktur.
Otizm ismi aynı olsa da her çocukta farklı belirtileri görülebilir. Her çocuğun klinik görünümü tedavisi ve ilerleyişi aynı olmaz. En etkili tedavi yöntemi otizme yönelik eğitimdir. Otizmin tedavisine özel ya da bir aşısı yoktur. İlaç tedavisi çoğunlukla otizme eşlik eden hırçınlık, aşırı hareketlilik, depresyon, takıntılar ve tekrarlayıcı hareketler için kullanılmaktadır. Dikkat edilmesi gerekir güncel bilimsel bakıldığında hiçbir alternatif tedavi yönteminin otizmi ettiğine dair kanıt bulunmamaktadır. Aileler bu yöntemlere başvurarak ciddi maddi kayıplara uğrayabilmektedir. Yöntemlere yönelmeden mutlaka çocuk erken ruh sağlığı uzmanından alınması gerekmektedir.
Spektrum Bozukluğu Olan Bireylere Yonelik Ulusal Eylem (2016-2019) Aile, Çalışma Hizmetler Bakanlığı koordinatörlüğünde Aralık 2016 tarihinde Resmi Gazetede Yüksek Planlama kararı olarak yayınlanmıştır. Hem söz konusu eylem planı hem Ulusal Ruh Sağlı Eylem Planımızın faaliyetlerinden erken tanı, tedavi ve müdahale zincirinin kurulması amacıyla, Halk Sağlığı Müdürlüğümüz tarafından Otizm Spektrum Bozukluğu Tarama ve Programı oluşturulmuştur. Program kapsamında Sağlık Müdürlükleri bünyesinde, sağlığı birim/şubelerinde belirli personeller ve kamu/üniversite hastanelerinde görev alan çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları işbirliğinde ekipler kurulmuştur.
2017 yılı Mart aydan bu güne 77 dem 171 çocuk ve ergen ruh sağlığı uzman, 241 meslek elemanı olmak 412 sağlık personeli program kapsamda eğitim alarak kurulan ekiplerde görev almaktadır.
Söz konusu programda Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüz tarafından hazırlanan eğitim modeli çerçevesinde, çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları tarafından aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarına yüz yüze eğitimler düzenlenmekte, aile hekimleri tarafından taramalar yapmaktadır. Renkli olgular koordinasyon ekipleri aracılığıyla çocuk ve ergen nah sağlığı uzmanına yönlendirilmekte ve takipleri yapmaktadır. Birinci basamakta tespit edilen riskli olguların muayenesi için hastanelerde belirli günler ayrılmış olup, randevuların alınması koordinasyon ekiplerince sağlanmakta ve mümkün olan en kısa sürede poliklinik hizmeti sunulmaktadır.
2017-2018 yılları aranda çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları tarafından, 25 bin 557 alile hekimi ve 18 bin 859 aile sağlığı elamanı program kapsamında eğitim verilmişidir. 2018 yılında, 326 653 kız, 338 bin 963 erkek olmak 667 bin 323 çocuk aile hekimden tarafından Otizm yönünden değerlendirilmiştir. 13 bin 087 çocuk ileri değerlendirme için çocuk ve ergen ruh sağlığı umanına yönlendirilmiştir. Çocuk ergen ruh sağlığı uzmanlarına yönlendirilen çocuklardan 805’i otizm, 998'i farklı bir tanı ve tedavi hizmetlerinden yararlanmıştır.
Bununla birlikte Bakanlığımız Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Sağlıklı Hayat Merkezinde çocuk gelişimci, psikolog ve sosyal çalışmalar tarafından psikolojik destek hizmetleri yürütülmektedir. Psikolojik destek hizmetlerinde öncelikli amaç bireysel ve toplumsal düzeyde koruyucu ve önleyici ruh sağlığı çalışmaları yürütmek, venı ve tedavi gerektiren kişileri uygun uzman ya da kurumlara yönlendirmek ve takip etmektir. Otizm tanılısı olan çocuklar ve ailelerini de kapsayan bu hizmet modelinin içinde değerlendirme, yönlendirme, psikoeğitim, sosyal hizmet müdahalesi ve gurup çalışmaları yürütülebilmektedir. Bunun yanı sıra, otizm başta olmak üzere gelişimsel bozukluğu veya gecikmesi olan çocukların aileleri için çocukların günlük yaşam becerilerini, eğitim ve gelişim süreçlerini desteklemek amacıyla bir programın alt yapı çalışmaları devam etmektedir. Önümüzdeki dönemde saha çalışmalarımın başlaması planlanmaktadır.
“2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü” münasebetiyle Nisan ayı başta olmak üzere tüm yıl boyunca yurt genelinde çeşitli farkındalık faaliyetleri düzenlenmekte ve sağlık personelinin, çocuk alanında çalışan diğer meslek gruplarının ve anne-babaların farkındalık düzeylerinin arttırılmamsa yönelik eğitimler yapılmaktadır. Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), AB İnsani Yardım ve Sivil Koruma Genel Müdürlüğü (ECHO) ve Bakanlığımız işbirliğinde, geçici koruma altındaki bireylere yönelik sağlık hizmetlerinin sunulduğu Göçmen Sağlığı Merkezlerinde çalışan sağlık personellerine Otizm farkındalık eğitimleri verilmeye devam etmektedir. Farkındalık eğitimleri kapsamda 2016 yılından bu güne 74 bin103 sağlık personeli olmak üzere toplam 228 bin 964 kişiye ulaşılmıştır.
Böylece Ulusal Eylem Planında yer alan farkındalık çalışmaları, erken tanı ve müdahale zincirinin kurulması ve ailelere yönelik hizmetlerin geliştirilmesi başlıkları altındaki Bakanlığımız görev alanı dâhilinde olan pek çok hedefe ulaşılmıştır” dedi.
Vergül açıklamasında, her 2 Nisan’da dünya genelinde olduğu gibi Kars’ta da, Otizm konusunda farkındalık yaratmak ve otizmle ilgili çözüm bulmak amacıyla araştırmaların teşvik edilmesi, bu konudaki farkındalığın artırılması, erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini söyledi.
Spektrum Bozukluğunun belirtilerinin yaşamın ilk üç yılı içinde ortaya çıkan norogelişimsel bir bozukluk olduğunu da hatırlatan Sevgil, “Her coğrafyada ve her sosyoekonomik düzeyde görülebilmektedir. Erkeklerde kızlardan 3- 4 kat daha fazla görüldüğü bilinmektedir. Otizmin sebebi halen bilinmemekle birlikte araştırmalar genetik faktörler ile birlikte çevresel faktörlerin rolü olabileceğini göstermektedir. Bir çocuğunda otizm olan ailenin diğer çocuğunda görülme oranı yüzde 4 ile 10 arasındadır. Otizm ilgili yapılan pek çok araştırmada, değişkenlik göstermekle birlikte görülme sıklığının yüzde 1 civarında olduğu belirtilmektedir. Önümüzdeki dönemde ülkemizde de Otizmin sıklığını ölçmeye yönelik epidemiyolojik çalışmaların yapılması planlanmaktadır
Sessiz, içine kapanık, nasılsa konuşur gibi bazı yanlış inanışlar yada toplum tarafından damgalanma kaygıları otizmli çocukların tanı ve tedavisinde gecikmelere açabilmektedir. Unutulmamalıdır ki Otizm her ne kadar eken yaşta tanınır ve uygun şekilde yönlendirilirse, tedavisinde o kadar olumlu sonuçlar bir bozukluktur.
Otizm ismi aynı olsa da her çocukta farklı belirtileri görülebilir. Her çocuğun klinik görünümü tedavisi ve ilerleyişi aynı olmaz. En etkili tedavi yöntemi otizme yönelik eğitimdir. Otizmin tedavisine özel ya da bir aşısı yoktur. İlaç tedavisi çoğunlukla otizme eşlik eden hırçınlık, aşırı hareketlilik, depresyon, takıntılar ve tekrarlayıcı hareketler için kullanılmaktadır. Dikkat edilmesi gerekir güncel bilimsel bakıldığında hiçbir alternatif tedavi yönteminin otizmi ettiğine dair kanıt bulunmamaktadır. Aileler bu yöntemlere başvurarak ciddi maddi kayıplara uğrayabilmektedir. Yöntemlere yönelmeden mutlaka çocuk erken ruh sağlığı uzmanından alınması gerekmektedir.
Spektrum Bozukluğu Olan Bireylere Yonelik Ulusal Eylem (2016-2019) Aile, Çalışma Hizmetler Bakanlığı koordinatörlüğünde Aralık 2016 tarihinde Resmi Gazetede Yüksek Planlama kararı olarak yayınlanmıştır. Hem söz konusu eylem planı hem Ulusal Ruh Sağlı Eylem Planımızın faaliyetlerinden erken tanı, tedavi ve müdahale zincirinin kurulması amacıyla, Halk Sağlığı Müdürlüğümüz tarafından Otizm Spektrum Bozukluğu Tarama ve Programı oluşturulmuştur. Program kapsamında Sağlık Müdürlükleri bünyesinde, sağlığı birim/şubelerinde belirli personeller ve kamu/üniversite hastanelerinde görev alan çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları işbirliğinde ekipler kurulmuştur.
2017 yılı Mart aydan bu güne 77 dem 171 çocuk ve ergen ruh sağlığı uzman, 241 meslek elemanı olmak 412 sağlık personeli program kapsamda eğitim alarak kurulan ekiplerde görev almaktadır.
Söz konusu programda Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüz tarafından hazırlanan eğitim modeli çerçevesinde, çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları tarafından aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarına yüz yüze eğitimler düzenlenmekte, aile hekimleri tarafından taramalar yapmaktadır. Renkli olgular koordinasyon ekipleri aracılığıyla çocuk ve ergen nah sağlığı uzmanına yönlendirilmekte ve takipleri yapmaktadır. Birinci basamakta tespit edilen riskli olguların muayenesi için hastanelerde belirli günler ayrılmış olup, randevuların alınması koordinasyon ekiplerince sağlanmakta ve mümkün olan en kısa sürede poliklinik hizmeti sunulmaktadır.
2017-2018 yılları aranda çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanları tarafından, 25 bin 557 alile hekimi ve 18 bin 859 aile sağlığı elamanı program kapsamında eğitim verilmişidir. 2018 yılında, 326 653 kız, 338 bin 963 erkek olmak 667 bin 323 çocuk aile hekimden tarafından Otizm yönünden değerlendirilmiştir. 13 bin 087 çocuk ileri değerlendirme için çocuk ve ergen ruh sağlığı umanına yönlendirilmiştir. Çocuk ergen ruh sağlığı uzmanlarına yönlendirilen çocuklardan 805’i otizm, 998'i farklı bir tanı ve tedavi hizmetlerinden yararlanmıştır.
Bununla birlikte Bakanlığımız Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Sağlıklı Hayat Merkezinde çocuk gelişimci, psikolog ve sosyal çalışmalar tarafından psikolojik destek hizmetleri yürütülmektedir. Psikolojik destek hizmetlerinde öncelikli amaç bireysel ve toplumsal düzeyde koruyucu ve önleyici ruh sağlığı çalışmaları yürütmek, venı ve tedavi gerektiren kişileri uygun uzman ya da kurumlara yönlendirmek ve takip etmektir. Otizm tanılısı olan çocuklar ve ailelerini de kapsayan bu hizmet modelinin içinde değerlendirme, yönlendirme, psikoeğitim, sosyal hizmet müdahalesi ve gurup çalışmaları yürütülebilmektedir. Bunun yanı sıra, otizm başta olmak üzere gelişimsel bozukluğu veya gecikmesi olan çocukların aileleri için çocukların günlük yaşam becerilerini, eğitim ve gelişim süreçlerini desteklemek amacıyla bir programın alt yapı çalışmaları devam etmektedir. Önümüzdeki dönemde saha çalışmalarımın başlaması planlanmaktadır.
“2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü” münasebetiyle Nisan ayı başta olmak üzere tüm yıl boyunca yurt genelinde çeşitli farkındalık faaliyetleri düzenlenmekte ve sağlık personelinin, çocuk alanında çalışan diğer meslek gruplarının ve anne-babaların farkındalık düzeylerinin arttırılmamsa yönelik eğitimler yapılmaktadır. Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), AB İnsani Yardım ve Sivil Koruma Genel Müdürlüğü (ECHO) ve Bakanlığımız işbirliğinde, geçici koruma altındaki bireylere yönelik sağlık hizmetlerinin sunulduğu Göçmen Sağlığı Merkezlerinde çalışan sağlık personellerine Otizm farkındalık eğitimleri verilmeye devam etmektedir. Farkındalık eğitimleri kapsamda 2016 yılından bu güne 74 bin103 sağlık personeli olmak üzere toplam 228 bin 964 kişiye ulaşılmıştır.
Böylece Ulusal Eylem Planında yer alan farkındalık çalışmaları, erken tanı ve müdahale zincirinin kurulması ve ailelere yönelik hizmetlerin geliştirilmesi başlıkları altındaki Bakanlığımız görev alanı dâhilinde olan pek çok hedefe ulaşılmıştır” dedi.